Minimal invaziv (küçük kesilerden yapılan) kalp ameliyatları, kozmetik avantajlarının yanısıra, daha az ağrı duyulması, daha az kan ve kan ürünleri kullanılması, cerrahi travmanın azaltılması, daha hızlı iyileşme süreci sağlaması gibi özelliklere de sahiptir. Bu sayede hastaların kısa sürede işine dönmesi ve ameliyatın yaratacağı psikolojik etkilenmenin en aza indirilmesi sağlanmış olur.
Özellikle bazı kalp ameliyatlarından sonra, hayat kalitesi ve beklentisi normaldir. Kalp ameliyatından geriye kalan tek hatıra, yara izi olabilir. Bu durum başlı başına hastanın bir ömür boyu psikolojik açıdan olumsuz etkilenmesine yol açabilir.
Minimal invaziv ameliyatların tercih edilme oranı gittikçe artmakta ve bu amaçla devamlı yeni yöntemler ve enstrumanlar geliştirilmektedir. Buna rağmen günümüzde pekçok kalp ameliyatı minimal invaziv olarak yapılamamaktadır. Özellikle kompleks ve uzun sürecek ameliyatların göğsün tamamen açılarak yapılması, bazen daha iyi sonuçlar da getirebilir.
Minimal invaziv ameliyatlar, özel teknikler, özel birtakım enstrumanlar ve en önemlisi de bu konuda eğitim almış, tecrübeli ekipler gerektirir.
Robotik ameliyatlar, teknolojinin ulaştığı son nokta olarak tanımlanabilir. Robot, tecrübeli bir cerrah tarafından konsol başından yönlendirilen çok yetenekli kollar sayesinde ameliyatın yapılmasına yardımcı olmaktadır. Ameliyatlar, göğüse açılan küçük bir aralıktan ve birkaç delikten girilerek, güçlü ve 3 boyutlu bir kamera yardımıyla içeriden yapılmaktadır.
Minimal invaziv olarak yapılan ameliyatlar:
Atriyal septal defekt (ASD) kapatılması
Ventriküler septal defekt (VSD) kapatılması
Parsiyel atriyoventriküler septal defekt (Parsiyel AVSD) tamiri
Parsiyel pulmoner venöz dönüş anomalisi (PAPVD)
Mitral ve triküspit kapak tamiri ve değiştirilmesi
Tek damar koroner bypass ameliyatı
Aort kapak tamiri ve değiştirilmesi
Bazı kalp tümörleri
Endoskopik safen ven (bypass için kullanılan bacak damarı) çıkarılması